Sıkıcı bir evlilik süren Mike, yan taraflarına yeni taşınan genç bir çiftin kavgalarını işitir. Genç kadının şiddet gördüğüne inanan Mike, onunla dostluk kurmaya başlar. Fakat Mike genç kızdan hoşlanmaktadır…

Dünyanın en zorlu dağ üçlüsüne tırmanmak için cüretkar bir rüya, ölümcül bir fırtına dağcıları zirveye yakın bir yere hapsedip tüm kurtarma umutlarını kestiğinde, kısa süre sonra bir grup arkadaş için korkunç bir kabusa dönüşür. Aleyhlerine olan ihtimaller yüzünden arkadaşlar, ne pahasına olursa olsun kendilerini kurtarmak için birbirlerine güvenmek zorunda kalırlar.

Korkudan beslenen bir varlık, münzevi bir yaşam süren aileyi ziyaret eder. Küçük Diego annesini aklını kaybetme sınırına getiren bu yaratıktan koruyabilecek midir?

Birlikte yaşayan Nick ve Leah, ayrılığın eşiğindedir. Ancak dünya çapındaki COVID-19 salgını onları bir arada kalmaya zorlar. California COVID-19 için evde kalma emrini vermesiyle eve kapanan çift, saatler günlere, ardından haftalara dönüşürken işkilerini yeniden değerlendir. Onlar bu süreçte ayrılmanın birlikte kalmaktan daha zor olabileceğini fark eder.

Üniversiteye başlamadan önce ayrılmak üzere bir anlaşma yapan Clare ve Aidan bir çift olarak son akşamlarını masalsı bir randevuda geçirir. İlk merhaba ve ilk öpücüklerinden ilk tartışmalarına kadar ilişkilerini adım adım gözden geçiren çift, bir dönüm noktasına yaklaşırken şu soruya yanıt arar: Birlikte mi kalmalı, yoksa sonsuza dek elveda mı demeli?

Beş sıkı dosttan oluşan bir üniversite öğrenci grubu kamp yapmaya karar verirler.Bu kamp için yola koyulan kafadarlar Redwood evi denilen yere oranın keşfini yapmaya gitmek isterler.Fakat gruptan bir kaç kişinin kamp alanında göremeyince esrarengiz birşeylerin olduğunu anlamaları çok zaman almaz.20 yıl önce korkunç cinayetleri ile meşhur olan Rdwood katili geri dönmüş ve korkunç cinayetlerine devam edeceklerdir.

İzmir Eşrefpaşa’dan gelip İstanbul’a yerleşmiş iki dosttan biri olan Tayyar (Hüseyin Soysalan), güç ve iktidar tutkusu ile büyük bir mafya lideri olurken; Davut (Turgay Tanülkü), küçük mahallesinde namusuyla kahvesini işletmektedir. İkisi de aynı kadını sevmiştir fakat Madam Eleni (Sermin Hürmeriç) Davut’u sevmesine rağmen Tayyar ile evlenmek zorunda kalmıştır. Bir de kızı Duygu (Deniz Özpınar) dünyaya gelir. Fakat Tayyar, Madam’ın gönlünün Davut’ta olduğunu bildiğinden bunu sindiremeyip kızı ile birlikte Madam’ı ortada bırakır. Tayyar bir şekilde intikam alacaktır ve bunu Davut’un evlatlığı Nusret’i (Burak Tarık) kendi yoluna çekerek yapacaktır. Mahalle kabadayısı Nusret ise bir tarafta sevdiği kız, sevdiği insanlar; diğer tarafta ise para ve saltanat arasında kalır. Bu iki dünya arasında bocalarken mahallenin metruk camisine bir Hoca (Sinan Taymin Albayrak) tayin olur ve olayların seyri değişmeye başlar…

Aileleri 99 yazında Kolombiyadan göç ettikten sonra, bir metal kafa bilim dahisi ve onun sapkın küçük kardeşi, Amerikadaki yeni hayatlara uyum sağlamak için ellerinden gelenin en iyisini yapar.

Otuz yıl önce Michael’in ailesi, babasının vefat etmesinin ardından Peter’ı evlatlık alır. Bugün iki yetişkin olan Peter ve Michael, birbirinin tamamın zıttı olan iki hayduttur. Biri ne kadar sessizse diğeri bir o kadar şiddetli ve coşkuludur. Bu sırada Michael’in İtalyan mafyası tarafından utanç verici olarak adlandırılması, ailenin sorunlu geçmişinin yeniden gün yüzüne çıkmasına neden olur.

Gizemli bir yazar kişisel gelişim üzerine bir kitap yazar fakat bu kitabın okuyucularını nasıl etkileyeceğine dair bir fikri yoktur. Birbirleriyle hiç ilgisi olmayan bir grup insanın yolu bu kişisel gelişim öğretileri sonucu kesişecektir…

Elektromanyetik bir patlama sonucu tüm elektrik, su ve iletişim ağını çökertmiştir. Reese ve babası, kendilerini bir anda hayatta kalma savaşı içinde bulacaktır. Brighton Sharbinonun başrolünde yer aldığı bu gerilim dolu filmde ona başarılı oyuncu Dominic Monaghan ve Will Patton eşlik ediyor.

İlk uzun metrajı 'Ben Bir Denizim' ile adını duyuran Umut Evirgen'in hem yönetmenliğini hem senaristliğini üstlendiği ikinci uzun metraj filmi 'Kimya' 50’li yaşlardaki bir adam ve 20’li yaşlardaki bir kadının beraber geçirdikleri saatler boyunca birbirlerine yalnızlıklarını unutturmalarını melankolik bir dille anlatıyor.Filmin oyuncu kadrosunda Melişa Şenolsun, Levent Üzümcü, Belçim Bilgin, Bora Akkaş, İrem Sak, Necip Memili, Alican Yücesoy, Müge Bayramoğlu, Celil Nalçakan, Esra Ruşan ve Gürberk Polat gibi isimler yer alıyor.Filmin müzikleri Korhan Futacı'ya ait.

Annesinin zamansız ölümü ile sarsılan Alex, babasıyla olan ilişki de bozulduktan sonra manevi bir boşluğa düşer. Alex, bir metafizik öğrencisidir ve “bilimsel” astral seyahat ile ruhunu görünmeyen bir mekânsal boyuta yansıtmayı öğrenmeye niyetlidir. Astral seyahati denemeye başlayan Alex’in bedeni, dünyaya erişmek isteyen kötü niyetli ruhlar tarafından sarılır. Alex çok geçmeden annesinin karanlık geçmişini öğrenir ve ailenin bu ruhlar tarafından kuşatılan tek üyesi olmadığını öğrenir. Kendini gölgelerden ve kötü niyetli ruhlardan kurtarması için son bir aforoz töreninden geçmelidir. Annesinin psikiyatrının ve görünmeyen varlıkları görebilen Michelle’in yardımını alan Alex, yaşadıklarının aslında bastırılmış geçmişinin bir parçası olduğunu öğrenir.

Psikoloji temalı romanlar yazan Ahmet Dirimlioğlu, yeni romanı için hazırlıklara başlar. Sessiz ve huzurlu bir ortamda romanını yazmak isteyen Ahmet, bunun içinde İstanbul’da orman içinde yer alan bir ev satın alır. Ahmet, aradığı huzurlu ortamı yeni evinde bulsa da romanını yazmaya bir türlü başlayamaz. Bir gece çeşmeden su doldurmak için ormanın içine giden Ahmet, dönüş yolunda dikkatsiz olduğu bir anda bir şeye çarpar. Arabadan inip neye çarptığını anlamaya çalışan Ahmet, hiçbir şey bulamaz. Ancak o bu kazanın etkisinden bir türlü kurtulamaz.

Birbirlerine çılgınca aşık olan Riley ve Chris’i bir trafik kazası ayırır. Riley, Chris’in ölümünden dolayı kendini suçlarken, Chris ise arafta kalmıştır. Mucizevi şekilde birbirleri ile bağlantı kurmayı başaran çiftin aşk hikayesi yaşamın ve ölümün üstüne çıkar. Ancak ikisi de en zor olan şeyi öğrenmek zorundadır…

Hayatında çok fazla şey yaşayan Clint, kendisi için yeni bir sayfa açmak ister. Eski yaşamını ardından bırakmak isteyen adam, yaşadığı şehirden uzakta ıssz bir kulübeye yerleşir. Burada Mitchell adında bir adam ile garip bir kafe işletmeye başlar. Ancak eski yaşantısının kargaşasından uzaklaşmak için geldiği bu yerde sakinleşmeyi başaramaz. Gerçek olan ile olmayanı birbirine karıştırmaya başlayan Clint, bir süre sonra kendisini destansı bir yolcuğun içinde bulur.

Filmde tekerlekli sandalyeye mahkum bir gencin çevresi ve bu gencin İstanbul sokaklarında geçen bir gecelik macerası anlatılmaktadır.

Paris’te bir grup kaykaycının başından geçen maceralar…Başrollerini Lukas Ionesco, Diane Rouxel ve Theo Cholbi’nin paylaştıkları yapım, !F İstanbul bünyesinde ülkemiz izleyicisiyle de buluşmuştu. Yönetmen koltuğunda Cannes adaylığı da bulunan Larry Clark oturuyor.

Manodrome, uber sürücüsü ve hevesli bir vücut geliştirmeci olan Ralphienin hayatına odaklanıyor. Özgürlükçü bir erkeklik kültüne kabul edilen Ralphie, burada bastırılmış arzuları uyandığında gerçekliğe olan hakimiyetini kaybeder.

Küresel bir olayın ardından insanlık uyuma becerisini kaybettiğinde sorunlu bir eski asker, hem toplum hem de kendi zihni kaosa sürüklenirken ailesini kurtarmaya çalışır.

Dünyanın kaderi onun ellerinde. ABD Ordusu mensubu bir kadın yüzbaşı, okyanusun ortasında kendi komutasındaki füze savunma istasyonu eş zamanlı ve koordineli bir saldırıya maruz kalınca uzun yıllar aldığı taktik eğitimini ve askerî uzmanlığını kullanmak zorunda kalır.