Dünyanın en zorlu dağ üçlüsüne tırmanmak için cüretkar bir rüya, ölümcül bir fırtına dağcıları zirveye yakın bir yere hapsedip tüm kurtarma umutlarını kestiğinde, kısa süre sonra bir grup arkadaş için korkunç bir kabusa dönüşür. Aleyhlerine olan ihtimaller yüzünden arkadaşlar, ne pahasına olursa olsun kendilerini kurtarmak için birbirlerine güvenmek zorunda kalırlar.

Kat ve erkek arkadaşı, asırlık sekoya ağaçlarının ortasındaki şirin bir evde vakit geçirmek için vahşi doğaya gelirler. Ancak olay yerinde aynı günler için bu evi rezerve eden başka bir çiftle tanışırlar. Değerli dinlenme zamanını boşa harcamamak için kahramanlar konutu dörde böldü. Ertesi sabah, Katin erkek arkadaşı ve komşu kızı iz bırakmadan ortadan kaybolduğunda, kahraman, ihanetin ve ihanetin kurbanı olduğuna inanır. Kat kanıt aramaya başlar, ancak arayışı ilerledikçe, tüm bu durum daha garip ve korkutucu hale gelir.

Dr. Nate Samuels yakın zamanda karısını kaybetmiştir. Yaşadığı acının üstesinden gelmeye çalışan Nate, kızlarıyla birlikte karısıyla tanıştığı Güney Afrikaya gitmeye karar verir. Onların iyileşmek için çıktıkları bu yolculuk, kana susamış avcılardan kaçan bir aslanın peşlerine düşmesiyle kabusa dönüşür.

Çok büyük bir patlama tahliye tünelini sular altına alır ve her iki çıkış yolu da kapanır. Kurtulanlar ise zehirli atıklar, yangınlar ve tünelin çökme tehlikesi ise karşı karşıya kalırlar. Eğer başarılı olamazlarsa, çok daha büyük bir felaket kapıya dayanacaktır. Herkes paniklemiş ve canını kurtarmaya çabalamaktadır. Onlara yardım edebilecek tek kişi ise eski acil servis görevlisi Kit Laturadır.

Her şeye sahip görünen genç ve güzel Hayden’ın (Tatum O’Neal), yeni evlendiği kocasını öldürmekle suçlanınca tüm dünyası değişir. Tüm kanıtlar ise onu suçlu göstermektedir..

Ölümden kurtarılan ve bir cyborg olarak dirilen Binbaşı Kusanagi, siber suçluları avlayan bir görev gücünün lideridir. Ancak bir hackerın çok daha büyük planları vardır.

Azizler geri döndü! MacManus kardeşler, babaları ile İrlandanın sessiz vadilerinde saklanmaktadır ve eski kanunsuzluklarından temizlenmişlerdir. Fakat herkez tarafından sevilen bir rahibin çete tarafından öldürülmesinin ardından kardeşler adaleti yerine getirmek için Bostona kanlı bir savaş vermeye giderler.

İrlanda asıllı ikiz kardeşler Connor ve Murphy McManus, Bostonda yaşamaktadırlar. Dindar insanlar olan bu ikili, Tanrının kendilerine dünyayı kötülüklrden korumak misyonu yüklediğine inanarak, Bostonun azılı suçlularını ortadan temizlemeye başlar. Kurbanlar kötü insanlar olunca, halktan kimse paniğe kapılmaz. Aslında, ikizlerin peşine düşen FBI ajanı Paul Smecker bile, kendisinin yapmak isteyip yapamadığı birşey olarak görmektedir bu temizliği. Veritas (hakikat) ve Aequitas (adalet) kavramlarını kılavuz edinen kardeşler, arkalarında halk desteğiyle yollarına devam etmektedir ki, oyunlarını bozdukları kesim bu işe bir son vermekte karar kılar...Kısmen siyah beyaz, kısmen renkli çekilmiş olan film, barındırdığı şiddet ve argoyla sert bir kimlik taşıyor. Buna mukabil, belirgin bir mizah dozu da var...

Yakınlaşınca sırlar, sır olmaktan çıkar… Apar topar başlayan bir ilişki kişilerin sırlarını ortaya çıkarır… Yeni tanışan Vanessa ile Chris kısa sürede çıkmaya başlarlar. Chris’in annesi Maddie bu duruma oldukça hoşnutsuz yaklaşır.

Yakın gelecekte yas tutan bir dedektif, karaborsada yapay insan ticareti yapan suçluların peşine düşer. Yapay zeka sömürüsünü sona erdirme mücadelesinde, arkadaşı olarak atanan yapay insanın, merhum karısı gibi davranması için programlanmasını sabote ederek onun içine sızmaya çalışır. Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı bir dünyada geçmiş yaşamın anıları yüzeye çıkmaya başlayınca gerçekliğini sorgulamaya başlar.

Yasa dışı sokak yarışı ve soygunlara odaklanan aksiyon filmi serisi.

Tony Tilden ve oğlu Austin Tilden gizemli ölüm vakalarını araştıran iki memurdur. Günün birinde, ölüm nedeniyle ilgili hiçbir ipucuna rastlayamadıkları genç ve güzel Jane Doe cinayetini araştırmaya başlarlar. Jane Doenun kimliğini tespit etmeye çalışırken edindikleri tuhaf ipuçları, onları bazı korkunç gerçeklere doğru sürükleyecektir.

Şimdi bulmacanın parçalarını birleştirme zamanı! Rian Johnson imzalı 2018 yapımı Bıçaklar Çekildinin devam filminde Dedektif Benoit Blanc, renkli şüphelilerden oluşan yeni bir kadronun dâhil olduğu bir gizemi adım adım aydınlığa kavuşturmak için Yunanistana gidiyor.

“The Menu”, uzak bir adadaki özel bir restorana giden genç bir çifte odaklanıyor. Restoranın sevilen şefi onlara birbirinden farklı yemeklerin yer aldığı bir tadım menüsü hazırlamıştır. Ancak yemekte şoke edici birkaç sürpriz de bulunacaktır.

1830'da West Point'te hayattan bıkmış bir dedektif, bir öğrencinin kurban gittiği dehşet verici cinayeti gizlice araştırması için tutulur. Harp okulu öğrencilerinin sessizlik kuralı nedeniyle işi zorlaşan dedektif, vakayı çözmek için öğrencilerden birinden, dünyaya adını Edgar Allan Poe olarak duyuracak genç bir adamdan yardım alır.

Sınır bölgesinde şeriflik yapan Owens’ın (Arnold Schwarzenegger) karşısına uyuşturucu kaçakçılığı yapan ve polislerce aranan bir uyuşturucu çetesi liderinin çıkmasıyla işler çığrından çıkar. Bu konuyu ele alan filmin yönetmen koltuğunda Güney Korali ünlü yönetmen Jee-woon Kim yer alıyor. Başrolünü Arnold Schwarzenegger ve Johnny Knoxville paylaştığı filmde, ünlü oyuncular Genesis Rodriguez, Jaimie Alexander, Eduardo Noriega ve Forest Whitaker gibi isimlerde eşlik ediyor.

Film, esrarengiz ve tüyler ürpertici bir keşfe tanıklık eden, Kaliforniyanın iç kesimlerindeki ıssız bir kanyonda yaşayan insanların hikayesini konu ediyor.

Yedi kişiden oluşan bir arkadaş grubu, güzel bir hafta sonu geçirmek için göl kenarında bulunan tenha bir kamp alanına gider. Oldukça eğlenceli geçeceğini düşündükleri tatillerinde planlamadıkları durumlarla karşılaşan grup, kendilerini bir anda insan etinden yapılmış hamburger yerken bulur. Grubun insan etini yemeğe başlaması, onları teker teker avlayacak olan, acımasız bir doğaüstü varlığın çağrılmasına neden olur. Hapsoldukları ormandan kurtulmanın yolunu arayan grup, hayatta kalabilmek için savaşmak zorunda kalır.

Birbirlerinden hiç haz etmeyen Amerikan Diplomatik Güvenlik Hizmetlerinin sadık ajanı Luke Hobbs ile eski bir İngiliz askeri elit ajanı olan kanunsuz Deckard Shaw, siber genetik ile güçlendirilmiş anarşist Brixton’nın insanlığın sonunu getirecek bir virüsü ele geçirmemesi için birlikte çalışmak zorunda kalır. Artık bu ezeli düşmanların insanlığı sonsuza dek değiştirebilecek biyolojik, sinsi bir tehdidi durdurmak için birlikte çalışmaktan başka seçenekleri yoktur. (Hızlı ve Öfkeli serisinin spin-off filmi olan Hobbs & Shaw, seriden tanıdığımız Luke Hobbs ve Deckard Shaw karakterlerine odaklanıyor.)

Vin Diesel’in Dom Toretto karakteri, oğlu küçük Brian ile gözlerden uzakta, sessiz bir hayat sürmektedir. Ama huzurlu çevrelerinin hemen ötesinde tehlikenin hep pusuda olduğunu biliyorlardır. Bu kez tehlike Dom’u, en sevdiklerini kurtarmak istiyorsa geçmişinin günahlarıyla yüzleşmeye zorlayacaktır. Domun ekibi, bugüne kadar karşılaştıkları en yetenekli suikastçı ve yüksek performans sürücüsü olan, Dom’un terk edilmiş erkek kardeşi Jakob’un (John Cena) liderliğindeki dünyayı yıkacak bir planı durdurmak için bir araya gelir.

Yıllardır birlikte çalışan, adeta aile gibi olan ekip artık sakinleşmiş ve suçtan uzak bir hayat yaşamakdır. Dominic Toretto, Letty ile balayındayken gizemli bir kadın olan Cipherın saflarına katılarak en yakınındaki insanlara ihanet etmiştir. Domu tekrar suça bulaşmaya ikna eden Chiper, tam bir teknoloji dehasıdır ve gerçek bir kaos çıkarabilmek için Domu da yanına çekmiştir. Bu olayın şokunu atlatmaya çalışan ekip, Mr. Nobody’nin önderliğinde Cipher ve Domu durdurabilmek için tekrar bir araya gelir. Eski düşmanları Deckard Shawun ve Hobbs’un da aralarına katılacağı ekip Dom’un peşine düşecektir.