On sekizinci yüzyılın başlarında İngiltere'nin Fransa ile savaşı sürerken, Kraliçe Anne'in (Olivia Colman) tahtta olduğu sarayı ve lüks yaşam tarzı bundan pek etkilenmez. Kraliçenin yakın "arkadaşı" olan Marlborough Düşesi Sarah Churchill (Rachel Weisz), bir yandan kraliçe ile ilgilenirken bir yandan onun yerine ülkeyi yönetmektedir. Düşes Sarah'ın saraya yeni gelen akrabası genç Abigail Masham (Emma Stone), Kraliçe Anne’in gözdesi olabilmek için Sarah ile rekabete girer. Kraliçe Anne’in sağlığı gitgide bozulurken iktidar, hırs, aşk ve hasetten güç alan saray entrikaları da alıp başını gider.

Susie, 14 yaşında öldürülmüş ve cennete gitmiştir. Ölümünden sonra dünyada onsuz sürüp giden yaşamı, ortadan kayboluşuyla ilgili yorumlarını, ailesinin sevgili kızlarının canlı bulunması umuduna sarılmasını ve katilinin cinayetten kalan ipuçlarını yok etmeye çalışmasını takip eder. İstediği herşey düşündüğü an yerine gelmektedir ama dünyada da hayat sürerken Susie’de bir şekilde o hayata dahildir.

Black Widowun gizemli geçmişine ve KGB ile olan ilişkilerine ışık tutacak. Merakla beklenen filmde Black Widowun Kırmızı Odadan başka casuslarla karşılaşmasını ve Marvel Comicsin en sevilen kötü adamlarından biri olan Taskmaster ile savaşmasını göreceğiz. Ayrıca Red Guardian ile Black Widowun ilişkisine de ışık tutulacak. Red Guardian çizgi romanlarda, Rusyanın Captain Americası olarak tanınıyor. Ayrıca Captain America ve Black Widowu kurtarırken kendini feda ettiği de bilinenler arasında yer alıyor.

MI5 memuru olan Johnny Worrickerın patronu ve en iyi arkadaşı aniden ölür. Ölülerin geride bıraktıkları bir dosya teşkilatın güvenilirliğini tehdit etmeye başlar. Johnny, olayın ardındaki gerçeği öğrenmek için işe koyulur.

Los Angeleslı özel dedektif John Constantinein doğaüstü olaylardaki başarısı yadsınamaz. Bu başarısının, kelimenin tam anlamıyla, Cehenneme gitmiş ve geri dönmüş olmasıyla yakından ilgisi vardır. Eliyle tutup gözüyle görmediği hiç bir şeye inanmayan polis memuru Angela Dodson, ikiz kızkardeşi esrarengiz bir şekilde intihar edince, Constantinele işbirliği yapmak zorunda kalır.İkili cenennem yaratıkları ve iblisleri alt edip, Los Angelesın karanlık sokaklarında yollarını bulmak için birlikte savaş verirler.

İki eski arkadaş olan Fred ve Mick, Alplere tatile çıkmışlardır. Besteci ve şef Fred (Michael Caine) emekli olmuştur. Yönetmen Mick ise (Harvey Keitel) hala çalışmaktadır. Artık hayatlarının sonlarına yaklaşmış olan iki adam, otelde geçirdikleri süre boyunca etraflarındaki her şeye merak duygusuyla bakmaktadır. Mick son büyük başyapıtının senaryosu üzerinde hırsla çalışmaktadır, ancak Fredin emeklilikten vazgeçmeye niyeti yoktur. Ama onun kariyerine devam etmesini isteyen biri çıkacaktır * Film: dramadır, aksiyondur, romantiktir, komedidir... Ama bu film: sinema bir sanattır dedi * Film hakkında söyleyebileceğim tek bir şey var çok uzun zamandır mükemmele bu kadar yaklaşabilen bir film izlememiştim * Basit şarkılar ne de güzelmiş be! Beni benden aldı ki sevdiğim bir tarz değildir!.