Filmde, bir Türk binbaşının bir Alman ajanla yaşadığı aşk ilişkisi anlatılır. İkinci Dünya Savaşı başlar ve Almanlar Avrupa’da hızla ilerler. Alman lider Hitler, Türkiye’yi savaşmadan ele geçirmek ister. Bu yüzden Ankara Ekspresi adını verdikleri bir plân yaparlar. Yaptıkları plânla bir ay sonra Türkiye’ye beş yüz Alman casus getirilecektir. Böylece askeri bir işgalle vazife başındaki Türkler ele geçirilecektir. Türkiye’deki casuslardan Binbaşı Kolman, Hilda ve Maximillian plânı uygulamaya başlar. İlk önce Londra’dan Orta Şark Plânı için gönderilen Binbaşı Jackson’ı kaçırırlar. Ne var ki kısa sürede Türk Gizli Teşkilatı’na ifşa olurlar. Binbaşı Seyfi, Ankara Ekspresi harekâtını durdurmak için görevlendirilir. Alman ajanların peşine düşer ve Hilda ile tanışır. Birbirlerinin gizli görevinden habersiz olan Seyfi ile Hilda arasında bir aşk yaşanacaktır.

Allah Yazdıysa Bozsun, rüyasında arkadaşının nişanlısıyla evlendiğini gören genç bir kadının hikayesini konu ediyor. Irmak, aşkta yüzü gülmeden 30lu yaşlarına gelen genç bir kadındır. Onun hayatı, ilk defa kaldığı bir evde yastığının altına anahtar koymasıyla bambaşka bir hal alır.

Hep Yek: Düğün, büyük bir mafyanı kızını kaçıran iki arkadaşın yaşadıklarını konu ediyor. Başlarından macera eksik olmayan Altan ve Gürkan, kendilerini yine birbirinden zorlu durumların içerisinde bulur. İstanbuldan kaçan ikili, İç Anadolunun en büyük mafyasının kızını kaçırır. Peşlerine düşen mafyadan kurtulmaya çalışan Altan ve Gürkan, bu süreçte ortalığı birbirine katar. İçine düştükleri durumdan kurtulmaya çalışırlarken onları büyük bir sürpriz beklemektedir.

Oregon, tek bir gün içinde yaşanan olayları konu ediyor. Hayatlarını Bodrumda geçiren Gaye ve Hakan, yakın arkadaşlarına bir müzik kaseti teslim etmek için İstanbula gider. Ancak İstanbula gitmeleriyle kendilerini beklenmedik olayların içinde bulurlar. Başlarına gelen olayların ardından Gaye ve Hakanın kaseti arkadaşlarına teslim etmesi pek de kolay olmaz.

1993 yılında kadınların toplumdaki yerini araştırmak için Türkiyeye gelen Carina Cuanna, 2 Temmuzda Sivasa gider ve Madımak Oteli katliamında yaşamını yitirir. Son nefesine kadar her anını günlüğüne yazan Carina Cuannanın adım adım Madımak Oteline gidişini ve katliamın nasıl ve kimler tarafından gerçekleştirildiğini an ve an tüm gerçekliği ile görüyoruz. Gerçek bir yaşam öyküsü...

Rus Harbi, Balkan Savaşları, elden çıkan topraklar ve verilen ağır yenilgilerle 20. yüzyılın başları Osmanlı Devleti için çok büyük maddi ve manevi kayıplarla gelir. Rumeli toprakları kaybedilmiş, eziyet gören Osmanlı tebaası Anadoluya göç etmeye başlamış, Osmanlı orduda büyük kayıplar yaşamıştır. 1914te 1.Dünya Savaşının patlak vermesi ve Osmanlının İttifak Devletleri ile yeniden savaşa girmesi sonucu Anadolu’da eli silah tutan tüm genç erkekler için seferberlik emri çıkar. Şimdiye kadar ağır yenilgiler alan Osmanlı vatan bellediği toprakları korumak için var gücüyle yeniden birlik olur. Osmanlının eğitim, görmüş genç ve yetenekli beyinleri de gönüllü olarak askere yazılır. İşte gencecik Veli ve Mehmet Ali de bu askerler arasındadır.

Büyük selden sonra bir gemide yaşamaya devam eden hayvanların yiyecekleri gittikçe azalmaktadır. Yaramazlık peşinde olan Finny ve dostu Leah oyun oynadıkları sırada gemiden düşüp kendilerini hiç bilmedikleri bir adada bulurlar. Buradaki zenginlikleri görünce gemideki diğer arkadaşlarını da buraya getirmeye karar verirler. Başta her şey çok güzel görünse de bu adada kendilerini beklenmedik bir maceranın içinde bulur.

Babasını yıllar önce kaybetmiş olan Marie, annesiyle birlikte zor şartlarda hayatlarını sürdürür. Bu durumdan faydalanmak isteyen kötü kalpli tegeci Bay Ratter, Marie'nin annesine evlilik teklifi etmeye gelir. Yanında da Marie'ye hediye olarak Fındıkkıran isimli oyuncak bir asker getirir. Annesi evlilik teklifini kabul etmek zorunda kalınca çok üzülen Marie bir dilekte bulunur ve maceralar başlar.

Amerikan-Samoa milli futbol takımı, Avustralyaya karşı aldığı efsanevi 31-0’lık yenilgisinden bu yana dünyanın en kötü futbol takımlarından biri olarak kabul edilir. Takım sonraki 30 uluslararası maçta da galibiyet kaydedemez. Takım üyeleri ne olursa olsun 2014 Dünya Kupasına katılma hedefinden vazgeçmeyi reddeder. Dünyanın en kötü futbol takımını güçlendirmesi için talihsiz, başına buyruk bir antrenör olan Thomas Rongen, takım antrenörü olarak işe alınır. Thomas, imkansızı ulaşılabilir kılacak planlar yapmaya başlar. Thomas, takımın kaderlerini değiştirmeyi başarabilecek midir?

Batman, Teğmen Jim Gordon ve Bölge Savcısı Harvey Dent’in yardımlarıyla, şehir sokaklarını sarmış olan suç örgütlerinden geriye kalanları temizlemeye girişir. Bu ortaklığın etkili olduğu açıktır, ama ekip kısa süre sonra kendilerini, Joker olarak bilinen ve Gotham şehri sakinlerini daha önce de dehşete boğmuş olan suç dehasının yarattığı karmaşanın ortasında bulurlar.

Batman efsanesinin devamı olan Batman Başlıyorda Kara Şövalye Gotham şehrinin iyiliği için her şeyi göze alıyor. Anne ile babasının ölümünün ardından hayal kırıklığına uğrayan miras zengini Bruce Wayne (Christian Bale) adaletsizliğe karşı savaşmak ve korkanlardan beslenenleri korkutmak için dünyayı gezer. Gothama geri dönen Wayne, şehri tehdit eden kötü güçlerle gücü, zekası ve bir dizi ileri teknoloji cihazı kullanan maskeli kahraman Batman olarak ortaya çıkar.

Sebastian, şehirde büyüyen on yaşında bir çocuktur. Okulu tatile girdiğinde Sebastian hiç istemese de tatilini büyükannesi ve teyzesiyle birlikte dağlarda geçirmek zorunda kalır. Şehir hayatına alışan Sebastian için tatilini koyunları otlatarak geçirecek olmak pek de iyi değildir. Ancak, kartopu gibi bembeyaz bir köpek olan Belle ile tanışmasıyla hayatı tamamen değişir. Sebastian, günlerini Belle ile birlilkte dağlarda koşarak geçirmeye başlar. Zamanla Belle’nin yardımıyla Sebastian cesur bir çobana dönüşür. Artık o, sevgili dostu Belle’yi kötü sahibine karşı korumak için her şeyi göze alacaktır

İki yıl geçti. Sébastien ergenlik çağının başlarında ve Belle üç sevimli köpek yavrusunun annesi oldu. Pierre ve Angelina, dağını terk etmeyi reddeden Sebastieni büyük ölçüde üzecek şekilde evlenmek ve başka bir yerde yeni bir hayatın hayalini kurmak üzeredir. Bellein eski efendisi Joseph, köpeğini geri almaya kararlı bir şekilde ortaya çıktığında, Sébastian, arkadaşını ve onun küçüklerini korumak için elinden gelen her şeyi yapmak zorunda kalacak.

Nick, o gece itibariyle dünyanın en şanslı adamıdır çünkü bir kaç saat sonra en ateşli aktristlerden birisi olan Jill Goddard ile tanışma şansı yakalamıştır. Online bir yarışmada ödül alarak, yeni filminin tanıtımında Jill ile tanışacak ve bir akşam yemeği yiyecektir. O sırada Nick’e, Chord adında kendisini film pazarlayıcısı olarak tanıtan bir kişiden telefon gelir, Jill görüşmeye gelemeyecektir ve randevuyu iptal etmiştir. Chord, Nick’e bu durumu toparlayabileceğini ve gecenin geri kalanında Jill’i kişisel bilgisayarından takip edebileceğini söyler ve hacklediği bilgisayardan Jill’i canlı canlı izlettirir. Ancak durum kontrolden çıkar, Jill'i içine düştüğü zor durumdan kurtarabilecek tek kişi Nick'tir.