Film, Enid Blyton’un aynı adlı gençlik kitabından uyarlanmış. Hanni ve Nanni adlı ikizler, haksız yere hırsızlıkla suçlanır, okuldan atılır ve anne ve babaları tarafından Lindenhof adlı yatılı okula verilirler. Böylece bu iki kardeş için yepyeni bir hayat başlamış olur. Ailece izlenilebilecek güzel bir film.

Renk renk çiçeklerle çevrili, güleryüzlü komşuluk ilişkilerinin sürdüğü banliyöde, bu yaşantıyı bozacak bir sır saklıdır. Banliyönün en bakımsız ve çirkin evinde yaşayan Gru, küçük köleleri ile birlikte dünyanın kaderini değiştirecek bir plan yapmaktadır. Gru, dünyanın uydusu Ayı çalmaya karar vermiştir.Üç küçük yetim olan Margo, Edith ve Agnes, bu kötü kalpli adamla karşılaştıklarında ise, hiç kimsenin göremediği bir ayrıntıyı fark ederler: Gru onlar için potansiyel bir baba adayıdır.

Sanat yönetmenliğini Hüseyin Karabeyin üstlendiği Unutma Beni İstanbul, uluslararası platformda başarılar kazanmış altı yönetmenin, İstanbulun geçmişinin yalnızca mevcut Türkiye halklarına ait olmadığını hatırlatmak amacıyla bir araya gelip yaptığı altı kısa filmden oluşuyor. Her biri 15er dakika uzunluğundaki kısa filmlerden oluşan film, yönetmenlerin kendi hayatlarından ya da tanık oldukları birinin hayatından hikâyeleri konu alıyor. Boşnak oyuncu Alma, orta yaşlı çift Dragan ve Ana, Vangelis, Martha ve Armenak. İstanbulda olma sebepleri birbirinden farklı olan bu insanları kentin kozmopolit tarihi bir araya getiriyor.

Cehennem Meleklerinde, bir Güney Amerika ülkesinin kural tanımaz diktatörünü yıkmak ve diktatörlük rejimini sona erdirmek için ülkeye gizlice sızan bir grup paralı askerin hikayesi anlatılıyor...Yeni görevleri nedeniyle ülkeye gizlice giriş yapan özel birlik kısa sürede hiçbir şeyin kendilerine anlatıldığı gibi olmadığını fark eder. Akabinde ekip kendini büyük bir yanılsama ve ihanet içinde bulur. Olaylar kontrolden çıkmaya başladığında ve masum hayatlar tehlike altına girdiğinde bu ekip çok daha büyük bir düşmana karşı mücadele etmeye başlar. Bu kardeşler takımını yok etmek adına onları bu görevin içine sokmuş olan ve geleceklerini tehdit eden kişiye karşı…

1995 yılında güney ingilterede uyuşturucu satıcıları ve aranan suçlular olan Tony Tucker, Patrick Tate ve Craig Rolfe, Rettendon, Essex te bir Range Rover in içinde öldürülürler Essex Boys cinayetleri üzerine geçen bu olay halen bile tam manasıyla çözülmüş değildir film bu gangsterlerin kurmuş olduğu korku zulüm işkence imparatorluklarının nasıl kurulduğunu çetelerin kendi arasındaki mücadeleleri kan ve aksiyon diliyle anlatıyor.

Genç çift Josh ve Renai, üç çocuklarıyla birlikte yeni bir eve taşınır. Ancak evde yaşanan tuhaf olaylar, Renai’ye evin hayaletli olduğunu düşündürür. Evde, gece gündüz eşyalar yer değiştirmekte ve etrafta tuhaf sesler duyulmaktadır. Josh, bu olanlara inanmasa da karısının ve annesinin eve medyum çağırmasına izin verir. O andan sonra olanlar ise en çok kendisini şaşırtacaktır.

Alzheimer hastası Maria genellikle çok suskundur. On beş yaşındaki torunu Luis de fazla konuşmaz, anne babasının arasındaki sorunlardan kurtulmak için içine kapanmıştır. Kendi sessiz dünyasında yaşar vaktini eve sokak kedileri ve köpekleri toplayarak geçirir. Babası Miguel oğlunun bu davranışına engel olmaya çalışırken, himayeci annesi Alice buna müsaade eder. Sayıları giderek artan sokak hayvanları ev hayatında kargaşa yaratır. Bu iyi halli, şehirli ailenin mensupları kendilerine kurdukları dünyada tutsak kalmıştır. Birbirlerini inatla yanlış anlamaları karışıklıklara yol açar, kendilerini soktukları haller hem komik, hem trajiktir.

Büyük bir şirketin muhasebecisi olan Servet, gözünü para hırsı bürümüş karısının gazına gelerek, şirketin internet hesapları üzerinden hatırı sayılır miktarda bir parayı patronundan çalma planı yapar. Bu planın bir parçası da en yakın arkadaşı olan Gökhandır. Parayı onun hesabına aktarıp herhangi bir olumsuz durumda suçu onun üzerine yıkacaktır.

William arkadaşça, yardımsever yaklaşımıyla saf gençleri kandırır. Kendi felaketine doğru ilerlerken, gerçek dünyadaki insanlara tahammülü yoktur William'ın. Yeni kurbanları Jim, Eva, Emily ve Mo, sanaldan gelen gerçek bir tehditle karşı karşıyadır.

Fikret, eski mesleği olan gemiciliğe dönmüş, tayfa olarak çalıştığı gemiyle uzak denizlere açılmıştır. Gemi Hint okyanusunda seyrederken Somali’li korsanların saldırısına uğrar, korsanlar gemiyi ele geçirir, Fikret denize atlayıp kaçar.Ertesi gün Fikret baygın bir halde Hindistan sahilinde bir kumsalda karaya vurur. Bir kaç hintli köylü Fikret’i bulur, tedavi etmek için yakınlardaki bir Budist tapınağına götürürler.Aradan beş ay geçer, Fikret sağlığına kavuşur, tapınakta eğitim gören Serkan adındaki bir Türkle tanışıp arkadaş olur.

Bir takı mağazasında çalışan Rachel, Vincentla tanışır ve onun açıksözlülüğünden çok etkilenir. Rachel ve Vincent, eşlerini, Frank ve Teriyi de yanlarına alarak bir akşam yemeği ayarlarlar. Birbirleriyle kaynaşan çiftler, kuraları belirlenmemiş bir eş değiştirme programı uygularlar. Ne var ki kıskançlık ve acımasızlık gibi duygular, yeni tabloda da kendilerine bir yer bulacaktır.

Cinayet masasındaki tecrübesi nedeniyle Avcı lakabının hakkını veren Komiser Ferman ile adı deliye çıkmış İdris baba-oğul kadar birbirine yakın iki polistir. Aralarına antropoloji mezunu bir çömez olan Hasan katılmıştır. Üçü öldürülen genç bir kızın katilini bulmakla görevlendirilir. Soruşturma sırasında uyuşturucu ticaretinden zengin bir işadamına kadar farklı insanlarla karşılaşacak bu üç polisin hayatı artık eskisi gibi olmayacaktır.

Kış Bayramı hazırlıkları ilerlerken Po, Ejderha Savaşçısı olmanın getirdiği yükümlülükler ile ailesinin Noel gelenekleri arasında kalıyor.

Bir grup genç Avustralya kırsalında kamp yapmaktadır. Ama yolda giderken araba kazası geçirirler ve yolda kalırlar. Gençler yolda park halinde duran bir tıra yaklaşırlar. Şoför yerinde değildir ve kısa süre sonra biri onlara ateş etmeye başlar. Gençler çareyi tıra binip kaçmakta bulur ancak bu kararları korkunç bir gecenin başı olacaktır…